MEDYALAB - 3. SAYI

2 8 29 29 28 Selman Okumuş Eğitimci, Yazar, İletişim ve Yönetim Uzmanı Dünya Kur’an Okuma Birincisi Hafız Hafız Selman Okumuş ile Din ve Medya Üzerine Röportaj Medya ve din konusunu ele al- dığımız bu sayıda, gerek medyadaki tecrübeleri gerek ise dini alandaki eğitimi ve yetkinliği tartışılmaz bir isim olan Selman Okumuş ile bir röportaj gerçekleştirdik. Okumuş, medya ve din arasındaki ilişki üzer- ine önemli açıklamalarda bulunarak günümüzde tartışma konusu olan birçok konu hakkında önemli ce- vaplar verdi. Merhaba, bu röporta- jı okuyacak olanlar için kendinizi, geçmişinizi ve günümüzde ne işle meşgul olduğunuzu biraz anlatır mısınız? İstanbul’da doğdum. Ba- bamın imam olmasından ve ailem- de 3 kuşak hafız olduğundan dolayı çocukluğum camilerde geçti. 1991 yılında hafızlık eğitimimi tamam- ladım. Marmara Üniversitesi İla- hiyat Fakültesi mezunuyum. Yine aynı üniversitede Yönetim ve Or- ganizasyon Bilim Dalı’nda İngilizce yüksek lisans ve Felsefe-Din Bilim- leri Anabilim Dalı’nda Din Eğitimi yüksek lisansı yaptım. Ayrıca İstan- bul Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Temel İslam Bilimleri Tefsir Anabilim Dalı’nda da yüksek lisansımı tamam- ladım. İstanbul Pendik Haseki Eğitim Merkezi Müftülük ve Vaizlik İhtisas Bölümü’nde eğitim aldım. Anadolu Üniversitesi Adalet Bölümü’nü bitir- dim. 1997-2012 yıllarında Diyanet İşleri Başkanlığı’nda İmam-Hatip olarak görev yaptım. Televizyon ve medyada farklı kanallarda program- lar yaptım. Dünya Kur’an Okuma yarışmalarında ülkemizi birçok kez temsil etmek ve birincilikler kazan- mak nasip oldu. Ayrıca Uluslararası Kuran Okuma Yarışmalarında uzun yıllar jüri üyeliği yaptım. Sesli Ya- sin-i Şerif, Kur’an-ı Kerim ve Yüce Meali, Kur’an’a İlk Adım Elif Ba adlı kitaplarım yayınladı. Halen iletişim, yönetim danışmanlığı yapmakta, Türkiye Hafızlar ve Mevlithanlar Cemiyeti Başkanlık görevini yürüt- mekte ve Kuran eğitimi vermek- teyim. Bu eğitimlerde dünya Kuran okuma yarışmalarına hafız okuyuc- ular yetiştirmenin yanısıra ilk kez başlayanlarla da çalışıyoruz. Bu eğitimler 7’den 70’e herkese açık. Online eğitim imkânı olduğu gibi birebir eğitim de yapmaktayız. Son dönemlerde çalışmalarıma bir yenisi daha eklendi. Demokrasi ve Atılım Partisi İstanbul İl Halk- la İlişkiler Başkanlığı görevini de yürütmekteyim. Bir yandan da İstanbul Ticaret Üniversitesi So- syal Bilimler Enstitüsü Medya ve İletişim Çalışmalarında Doktora tezime devam ediyorum. Eğitim hayatımın bir parçası hem öğret- men hem öğrenciyim. Sizi birçok program- da ve yayında gördük. Hat- ta özgeçmişinizde Peri Masalı isimli bir sinema filminde dahi oynadığınız görüyoruz. Bu siz- in istediğiniz bir gelişme miydi? Yoksa medyada görünür olmak sizin tercihiniz dışında gelişen olayların mı bir getirisiydi? Hayırlı işlerde yarışın diyor Kur’an-ı Kerim. Giydiğim sarığın cübbenin insana verdiği görev ve sorumluluğuyla kabul etmiştim filmde rol almayı. Proje geldiğinde dedim ki yabancı filmlerde öyle bir papaz, haham modeli ortaya koyuyorlar ki gerçekten bir insan hiçbir dine mensup olmasa, in- anışla bağlantısı olmasa da orada- ki adamın yaptığı çalışmaları, halkın içindeki yerini, itibarını, ses güzelliğini gördüğü an onun git- tiği yoldan gitmek isteyebilir. Ben de vazife gereği severek yaptığım bu hizmeti medya da dahil olmak üzere her alanda paylaşmaktan mutluluk duyarım. Filmin yönet- meni Biray Dalkıran camiye geld- iğinde “Bir projemiz olacak, be- röportaj Röportajı Gerçekleştirilen: Arş. Gör. Tugay Sarıkaya raber olabilir miyiz?” dediğinde, tabi dedim. Çok doğal gelişti. Çekimler tarihi bir camide oldu. Çok güzel bir çalışmaydı. Medya- din ilişkisini nasıl tanımlarsınız. Fırsatlar ya da te- hditler bağlamında medyanın rolünü nasıl değerlendiriyor- sunuz? Günümüzde insanlar her- hangi bir konu hakkında fikir edin- mek istediklerinde ilk başvurduk- ları mecra medya. Elbette din ile ilgili konularda da başvurulan kay- naklar arasındamedya ilk sıralarda. İletişim araçları hayatımızı kuşat- mış durumda. Bu bağlamda din ve medya ilişkisi de çok önemli hale geldi. Bu durum, medya üzerin- den dini programlar yapanlara, din ve dini değerlerle ilgili paylaşım- larda bulunanlara büyük sorum- luluk yüklemekte. Dinin doğru aktarılması ve anlaşılması, büyük kitlelere ulaşabilmesi açısından çok önemli. Ancak bu fırsat doğru, dürüst ve ilkeli bir şekilde değer- lendirilmediği takdirde sağlam te- mellere dayanmayan söylemler- le, yazılarla, programlarla tehdit oluşturur, faturası da ağır olur. Özellikle son 5-10 yıldır tarikatların dijital medyada bu kadar görünür olması ya da özel- likle YouTube üzerinde aktif olar- ak yer almasını nasıl değerlendi- riyorsunuz? Bu görünür olma istediğini neye bağlıyorsunuz? Dijital medya, hedef kitl- eye ulaşabilme noktasında büyük avantajlar sunmakta. Sadece tari- katlar da değil tüm sektörler, çok hızlı büyüyen bu platformda yer almak, seslerini duyurabilmek R Ö P O R T A J R Ö P O R T A J

RkJQdWJsaXNoZXIy Mzc2MDc5